Share This Article
Hayali Bir Hayat – Sieglinde Geisel İle Söyleşi / Alberto Manguel / Çev. Orhan Düz / Yapı Kredi Yayınları / S. 136 / Roman
“Okumanın Tarihi”, “Geceleyin Kütüphane” ve “Kelimeler Şehri” gibi kitaplarıyla dünya çapında bir okur kitlesine kavuşsa da kendini her şeyden önce bir okur olarak tanımlayan Alberto Manguel, Covid-19 pandemisinin ilk yılında İsviçreli gazeteci Sieglinde Geisel’e verdiği söyleşide hayatında ve okurluğunda rol oynayan her şeyi içtenlikle anlatıyor: Sıra dışı anne ve babasını, ona Alman kültürünü tanıtan dadısı Ellin’in damgasını vurduğu çocukluğunu, anne babasının memleketi Arjantin’le olan ikircikli ilişkisini, hayatı boyunca yoldaşı olmuş yazarlarla kitapları, Mondion’daki artık efsaneleşmiş kütüphanesini nasıl kurduğunu ve nasıl kaybettiğini, geçirdiği felçten sonra konuşma yetisini nasıl yeniden kazandığını, kukla yapma hobisini…
“Hayali Bir Hayat”, Alberto Manguel’in kelimelerden inşa edilmiş dünyasına ve bu dünyanın kaynaklarına samimi bir yolculuk.
Valeria Bunu Anlayamaz / Dilek Yılmaz / Notos Kitap / S. 144 / Öykü
Dilek Yılmaz ilk öykü kitabında ahenksiz bir koro içindeki farklı seslere kulak kabartıyor. Okurun karakterler arasında gezinirken yakınında duyabileceği, yükselip alçalarak dalgalanan bir ses bu.
Kentten kasabaya kendini bulmaya çalışan kişilerin yaşadığı ağrıların, ritmi bozuk ilişkilerin, evden fabrikaya kuşatılanların, gidenlerin ve kalanların hikâyeleri. Yalın ama düşünerek, hiçbir konuşma cümlesinin atlanmadan okunması gerektiği, hikâyenin yazınsal bir metne katacağı değeri çarpıcı biçimde gösteren öyküler.
Kısa ve Olağanüstü Hikayeler / Adolfo Bioy Casares / Çev. Pınar Savaş / Everest Yayınları / S.161 / Anlatı
“Kısa ve Olağanüstü Hikâyeler”, Arjantinli iki edebiyat devi Jorge Luis Borges ile Adolfo Bioy Casares’in uzun süren yazınsal işbirliğinin en özel ürünlerinden biri. Çin’den İngiltere’ye, Arabistan’dan 1700’lerde Fransa’ya, 19. yüzyılda Latin Amerika’dan eski Roma’ya olağanüstü olaylardan bahseden çok geniş bir yelpazedeki metinleri içeren kitap ilk bakışta bir derleme izlenimi verebilir; ancak Borges ve Casares’in yaptığı bunun çok ötesindedir: İki yazar çağları ve coğrafyaları kuşbakışı gözden geçirmekle kalmamış, halihazırdaki metinleri kısaltarak, başlık koyarak, montajlayarak yeni metinlere dönüştürmüşlerdir. Dahası, kitapta bizzat kendilerinin yazıp hayali yazarlara atfettikleri metinler de yer alır. Olağanüstünün, dolayısıyla olağanın sınırlarına işaret eden anlatılardan oluşan “Kısa ve Olağanüstü Hikâyeler”, bir bütün olarak Borges ve Casares’in yaratıcılığının bir ürünüdür. Hem olağanüstü masallar okumak hem de edebiyatta özgünlük, yaratıcılık, yeniden yazım üzerine düşünmek isteyenler için…
Kentsel Morfoloji / Vitor Oliveira / Çev. Tuğçe Tezel / Nika Yayınevi / S.306 / Kent
Kentlerin biçimini, fiziksel dokuyu oluşturan biçimsel ve yapısal öğeleri, bu öğelerin bir araya gelme koşullarını, kent biçiminde oluşum, değişim ve dönüşüme neden olan süreçleri ve aktörleri inceleyen bir uzmanlık alanı olan kentsel morfoloji, kentin farklı katmanlarının tarihsel perspektifte analizi kadar, bugünün anlaşılmasıyla da ilgilenmekte ve geleceğe dönük öngörülerin geliştirilmesini desteklemektedir.
Yüz yıldan uzun bir süre önce kurulan kentsel morfoloji alanında son on yıllarda önemli gelişmeler oldu. Mimarlık, planlama ve coğrafya alanlarının yaygın faaliyetinin görüldüğü alan, 1994 yılında International Seminar on Urban Form’un (ISUF) kurulması ve 1997 yılında uluslararası hakemli dergi Urban Morphology’nin yayınlanmaya başlamasıyla kurumsallaştı, daha sistematik ve bilimsel birikimin izlenmesine olanak sağlayan bir disiplin hâlini aldı. Kentsel morfoloji çalışmalarının uluslararası ölçekte yaygınlaşması, farklı ülkelerde ISUF’la ilişkili olarak kurulan bölgesel ağlar ile mümkün oldu. Bu çerçevede Türkiye Kentsel Morfoloji Ağı (TNUM), 2014 yılında kuruldu.
Vitor Oliveira’nın 2016 yılında, kendi sözleriyle “kentlerin fiziksel biçimleri üzerine yapılan çalışmalarda, kentsel morfoloji üzerine bir el kitabı” olmadığını fark etmesi üzerine yazmış olduğu “Kentsel Morfololoji: Kentlerin Fiziksel Biçim Çalışmalarına Giriş”, kentsel morfoloji alanının temel kitaplarından biri oldu.
Oliveira’nın vurguladığı “İngilizce dil bariyeri”, ülkemizde kentsel morfoloji alanında araştırma yapanların uluslararası literatürle ilişkilenme olanaklarını sınırlayan bir unsur oluşturdu. Bu durum tespitinden hareketle bu temel kitabın Tuğçe Tezer tarafından Türkçeye çevrilmesi süreci, ülkemizde kentsel morfolojinin gelişmesinde büyük bir emeği olan Tolga Ünlü’nün büyük bir özenle gerçekleştirdiği son okumayla tamamlandı. “Kentsel Morfoloji”, Türkiye’de başta kentsel morfoloji, mimarlık, şehir planlama ve kent-çevre yönetimi alanlarında çalışanlar için faydalı olacak bir başucu kitabı.
Bir Kentsel Dönüşüm Hikayesi: Sarıgöl – Yenidoğan / Devrim Özkan / İdealkent Yayınları / S. 251 / Kent
“Bir Kentsel Dönüşüm Hikayesi: Sarıgöl – Yenidoğan”, Türkiye bağlamı içinde düşündüğümüzde günümüz kentinde en sorunlu alanlardan birine odaklanıyor: Kentsel Dönüşüm. Kitap, kentsel dönüşüm süreçlerinde gerek yönetici pozisyonunda olan kurum ve kuruluşlara, gerekse alan sakinlerine fayda sağlayacak olmanın yanı sıra, toplumsal olarak sürdürülebilir bir dönüşüm için gerekli olan katılımcı yaklaşımı tartışmaya açmayı da hedefliyor.
Kitapta Sarıgöl-Yenidoğan Mahalleleri üzerinden kentsel dönüşüme ilişkin birçok sorun ve toplumsallık katmanına ulaşılmaya çalışılıyor. Birinci nesil gecekondu mahallelerinin özgün niteliklerini taşıyan bu alanda 2005 yılında başlayan ve farklı kanunları dayanak alarak yürütülen süreçteki kırılmalar gözlemleniyor ve okuyucuya aktarılıyor.
Saha bilgisinin yanı sıra kitapta katılımcı kentsel dönüşüme dair önemli bir literatür de sunuluyor. Alan çalışması sürecinde ise mekânsal tespitlerin yanı sıra, sürecin nasıl yönetildiğine, halkın süreçten ne yönde etkilendiğine ve katılım unsuruna ilişkin bilgilerin edinilmesinde farklı yöntemler kullanılıyor, neredeyse bütün aktörlerle görüşmeler yapılıyor. Her biri kendi içinde sorun alanlarını da üreten bu görüşmelerde karşılaşılan bu sorunların da aktarıldığı çalışma “alana dair” önemli ipuçları içeriyor.
Kent Okumaları / Hazal İ. Bahçeci Başarmak, Kemal Görmez / İmge Kitabevi / S. 263 / Kent
Özellikle son elli yılda kentlerin yaşadığı değişim ve dönüşüm akıl almaz boyutlara ulaştı. Bu süreç içinde kentler insani ölçeklerin ötesinde büyümeye devam ederken, “dönüştürüldü”, “tektipleştirildi”, “ayrıştırıldı”. Sonuç, kentte yaşayan geniş kitleler için giderek artan boyutlarda yoksulluk, yoksunluk ve sosyal adaletsizlik oldu. Artık kentlerin bizim için özgürlük mekanları mı, yoksa baskılar ve zorlukların mekanları mı olduğu şüphesiz tartışılır…
Böyle bir dönemde kent üzerine düşünmek her zamankinden daha önemlidir. “Kent Okumaları”nda kent ve kentsel süreçler, içinde bulundukları tarihsel, toplumsal, siyasal, yönetsel ve ekonomik değişim süreçlerinin bir parçası şeklinde ele alınıyor. Literatüre zenginlik katacağını düşündüğümüz bu çalışmanın geniş bir okuyucu kitlesine ulaşacağını ve konuyla ilgili yeni bakış açılarının oluşmasına katkıda bulunacağını umut ediyoruz.