Avrupa, her geçen gün kaçtığı, görmek istemediği aşırı sağ ile yüzleşmek zorunda kalıyor. 70 yıllık merkez sol-merkez sağ dengesi en sonunda bozuldu. Avrupa Birliği, kağıt üzerindeki değerlerine temelden karşı olan aşırı sağ partilerin yükselişiyle sınanıyor. En büyük sınavlardan biri ise Almanya’da. Avrupa Parlamentosu seçimlerinde ülkede ikinci parti konumuna yükselen AfD, AB’nin en büyük ülkesinde, ‘odadaki…
Mezarından hortlayan ve Avrupa toplumunu etkisi altına alan “faşizm kâbusu”na birlikte göz atalım…
Alman siyasetinde Türk kökenli Almanya vatandaşlarını ve çifte vatandaşları da kapsamayı hedefleyen muhafazakar, sağ bir parti doğuyor: DAVA
Almanya’nın aşırı sağ partisi AfD, iktidara geldiğinde ‘tersine göç’ politikası ile ‘asimile olmamış Alman vatandaşları’ dâhil tüm sığınmacıları sınır dışı etmeyi planlıyor. Almanya’da göçmen geçmişi olan en kalabalık topluluk ise Türkiye kökenliler.
“Savaşta gördüklerimizi, yurda dönüşte yaşadıklarımızı, döndüğümüzde karşılaştığımız manzarayı yazıyorduk. Bu da edebiyatımızın karakterinin savaş, yurda dönüş ve yıkıntı üzerine şekillenmesine yol açtı. Savaşta altı yıl sonra yurda dönmüştük, karşımızda yıkıntılar bulmuş, yıkıntılar üzerine yazıp çizmeye başlamıştık. İşin tuhafı, “yıkıntı edebiyatı” ismini sitemli ve nerdeyse gücenik tonda kullanıyorduk.”
Brecht’in 1934’te yani, Faşizmin Almanya’da çöreklendiği ve bütün dünya için korkunç bir tehlike haline geldiği dönemde yaptığı ünlü konuşması…